99. AKŞAМ Mehmet çok güzel giyinmişti. Saat tam 20.00’de otele geldi. Merhaba, Mehmet. Çok şıksın bu gece. Merhaba, Sveta! Teşekkür ederim. Sen de çok güzelsin her zamanki gibi. Ooo, teşekkür ederim iltifatın için. Haydi çıkalım mı? Çıkalım. Nereye gideceğiz? Sürpriz! Mehmet Karşıyaka’da İzmir’in en saygın lokantalarından birinde iki kişilik yer ayırtmış, benim en çok sevdiğim yemekleri, en güzel Fransız şarabını sipariş etmişti. Masada iki adet kırmızı gül vardı. Masanın yanında üç kişi keman çalıyordu. Atmosfer çok romantikti. Biz oturduk ve garsonlar hemen yemekleri getirdi. Mehmet cebinden çıkardığı çok güzel küçük bir paketi bana verdi. Bu ne, Mehmet? Küçük bir hediye. Haydi aç bakalım, hoşuna gidecek mi? Çok güzel, Mehmet… Ama... Çok güzel çünkü sen de çok güzelsin... Sağ ol. Mehmet benden hoşlanıyordu. Ben de ondan hoşlanıyordum. Çok güzel romantik bir akşam yemeği yedik. Bol bol dans ettik, şarab içtik, müzik dinledik. Kısaca çok güzel bir gece geçirdik. |
ВЕЧЕР Мехмет очень хорошо оделся. Ровно в 20.00 он заехал в отель. Здравствуй, Мехмет. Ты шикарно выглядишь сегодня («этой ночью = этим вечером»). Здравствуй, Света! Спасибо. Ты тоже, как всегда, очень красивая. О! Спасибо за комплимент. Давай выходим? Выходим. Куда мы пойдем? Сюрприз! Мехмет забронировал столик на двух человек в одном из самых престижных ресторанов в измирском районе Каршыяка, заказал мою самую любимую еду и самое лучшее французское вино. На столе были две красные розы. Около столика играли три скрипача (adet – число, штука; keman – скрипка). Атмосфера была очень романтичной. Мы сели и официанты сразу принесли еду. Мехмет достал из кармана маленький очень красивый пакет и отдал мне. Что это, Мехмет? Маленький подарок. Открывай, посмотрим, тебе понравится? Очень красиво, Мехмет... Но... Очень красиво, потому что ты тоже очень красивая... Спасибо. Я нравлюсь Мехмету. Мне он тоже нравится. Очень романтичный был ужин. Мы очень много танцевали, пили вино, слушали музыку. Короче, вечер провели очень хорошо (bol – полный, обильный). |